İkrar

Âkil ve baliğ olan hür bir insan bir hakkın kendisinde olduğunu ikrar ettiği zaman, ikrar edilenin verilmesi kendisine lâzım gelir.  Bu ikrar ettiği hakkın miktarının belirli veya belirsiz olması eşittir.  

 

Daha evvelce borçlu olan bir kimse, ölüm döşeğinde iken bir takım borçlarını ikrar ederse, hasta iken de belli sebeplerden bir takım borçlar altına girerse, bütün bu durumlarda, sağlık zamanında ve belli sebeplerle hastalık zamanında edindiği borçlar, diğer borçlardan daha evvel verilir.  Bunlar verildikten sonra fazla mal kalırsa ölüm hastalığı halinde ikrar ettiği borcuna verilir.  Sağ iken, hiç bir borcu yok ise, hastalık halinde yaptığı ikrarı caiz olur ve kendisi için ikrar yapılan şâhıs, vârislerden daha evlâdır, evvelâ ona, sonra vârislere verilir.  Hastanın vârisi için yaptığı ikrarı bâtıldır, ancak diğer vârisler hastayı doğrularlar ise, bu ikrarı sahih ulur.